BÜLENT CEYHAN
12 Eylül 1980 askeri darbesinin bilançosu ağır olmuştu. ‘Resmi rakamlara’ göre 650 bin kişi gözaltına alındı. 1 milyon 683 bin kişi fişlendi. 171 kişi sorgularda ve cezaevinde işkencelerde öldürüldü. 517 kişiye idam cezası verildi bunların 50’si asılarak infaz edildi. 240 bin kişi yargılandı. Resmi rakamların dışında bu süreçte yüzlerce insan çatışma veya başka şekilde faili meçhul cinayete kurban gitti.
Darbenin mimarı dönemin Genelkurmay Başkanı Kenan Evren ile Hava Kuvvetleri Komutanı Ali Tahsin Şahinkaya, ‘devlet kuvvetleri aleyhine cürüm işlemek’ suçundan yargılandı. İki darbeciye 1’er kez ağırlaştırılmış müebbet cezası verildi. Ceza iyi hal durumundan müebbete çevrildi… Cezayı çekmeye ömürleri yetmedi…
28 Şubat postmodern darbesinin sorumlusu olduğu gerekçesiyle Genelkurmay Başkanı İsmail Hakkı Karadayı dahil üst düzey 103 kişi hakkında ‘hükümeti devirmeye iştirak’ suçundan 1’er kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle dava açıldı. 199’u asker toplam 438 sivil mağdurun bulunduğu davada, dönemin Başbakanı Tansu Çiller mağdurların başındaydı. Duruşmalar halen Ankara’da görülmeye devam ediliyor ve tüm sanıklar tutuksuz yargılanıyor. 28 Şubat’ta da fişlemeler nedeniyle yüzlerce insan mesleklerinden edilip cezaevine girmişti. Sürecin ekonomik bilançosu ağırdı. Zarar 300 milyar dolar kadardı.
Terör örgütü PKK’nın lideri Abdullah Öcalan,mahkeme huzuruna çıkarıldı. 20 yıllık süre içinde bebek, çocuk, kadın, ihtiyar demeden yaklaşık 40 bin vatandaşın katledilmesinde azmettirici, karar verici olmakla suçlandı ‘vatana ihanet ve bölücülük’ suçundan bir kez ağırlaştırılmış müebbet hapse mahkum oldu.
188 cinayetle suçlanan Hizbullah liderleri ve komutanlarından oluşan 16 sanık 1’er kez müebbet hapse mahkum edildi. Yargılama sırasında 10 yıllık tutukluluk süresi aşıldığı için hepsi serbest bırakıldı…
GAZETECİLER ÖCALAN’DAN DA EVREN’DEN DE DAHA TEHLİKELİ!
AKP hükümetinin kontrolündeki yargıya göre 15 Temmuz darbe girişimi nedeniyle tutuklanan gazeteciler, bu darbecilerden ve teröristlerden daha tehlikeli! Öyle ki her biri için 3’er kez Ağırlaştırılmış Müebbet hapis cezası isteniyor. Mahkeme tarafından henüz kabul edilmediği için savcılık tarafından basına servis edildiği anlaşılan iddianameye göre eylemleri çok büyük!
Suçlama, “15 Temmuz darbe girişimini önceden bildikleri için bu konuda çağrışım yapan mesajlar vermek”.. Şüpheli 16’sı gazeteci 17 kişi. İddianameyi yazan savcı Can Tuncay’a göre Ahmet Altan, Mehmet Altan, Nazlı Ilıcak gibi yılların deneyimli yazarlarının, gazetecilerinin tutuklanmasına neden olan ‘suç aletleri’ de kalemleri…
Şüpheli gazeteciler arasında Zaman Gazetesi Eski Genel Yayın Yönetmeni Ekrem Dumanlı, Today’s Zaman gazetesinin eski genel yayın yönetmeni Bülent Keneş, Profesör Osman Özsoy, Kerim Balcı gibi çok sayıda Zaman Gazetesi yazarı da bulunuyor. Savcı, kapatılan Zaman Gazetesinin 2015’te yayınlanan reklam filminden darbe içeriği tespit etmiş. Bu yüzden ajans sahibi Tibet Murat Sanlıman için de silahlı örgüte yardım suçundan 7 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası istemiş.
3’ER KEZ MÜEBBET VE 22’ŞER YIL HAPİS
Sadece yazdıkları ve ekranlarda ifade ettikleri fikirleri nedeniyle 17 gazeteci ve yazarın, “anayasal düzeni yıkmaya, hükümeti ve TBMM’yi ortadan kaldırmaya teşebbüs etme” suçundan üçer kez ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmaları isteniyor. Bununla da sınırlı değil. Ayrıca terör örgütü yöneticiliği, üyeliği veya üye olmamakla birlikte örgüt adına eylem suçlamasıyla 22’şer yıla kadar ayrıca hapis cezaları talep ediliyor.
Oysa, başarılı olan 12 Eylül darbesi ve 28 Şubat post-modern darbesinin zanlıları ile PKK ve Hizbullah terör örgütlerinin ‘elebaşı’ları bile üçer kez ağırlaştırılmış müebbet almadı. Gazetecilere istene cezaların 4’de 1’ini bile almayan teröristler ve darbeciler herhalde hallerine şükrediyordur.
