MERVE AKAL
1978‘de barış ödülüne layık görülen Astrid Lindgren Frankfurt’ta yaptığı konuşmada söze şöyle başlar: “Siz dostlarım barış ödülünü bir çocuk kitabı yazarına verdiniz. Bu durumda önemli siyasi açıklamalar veya uluslararası sorunlara çözüm önerileri beklemeyeceksiniz. Size çocuklarla ilgili konuşmak istiyorum.”
Yaz için yaptığınız kitap listeniz kısaysa, okunacak kitaplar listesine mutlaka adını çocuk hikâyeleri ile duyuran yazar Lindgren’i ve biyografisini de eklemelisiniz.
Kolay anlatımı ile sayfalar art arda bitiveriyor Jens Andersen’in eserinde. Her ne kadar biyografi olsa da bir romancı üslubu ile yazılmış. Bazı kısımlar özetleyen cümleler ile başlıyor. Ve anlatım detaylı bir üslup ile devam ediyor. Bu kısımlar Paul Auster’in anlatımını andırıyor biraz.
Yazarın hayatını anlatan onlarca fotoğraf da resimli kitapları sevenlerin gönlünü çeliyor. Kitabı okuduktan sonra bir hayat daha yaşamış gibi hissedebilirsiniz.
Astrid Lindgren şefkatli bir yazardır. Bunu okurları da hissetti ve ona mektuplar yazarak içlerini döktüler. Lindgren bütün mektuplarla tek tek ve özenle ilgilendi. Ama sevenleri Lindgren’e o kadar çok yazıyordu ki artık mektupları okumakta yardımcı olması için bir sekreter tuttu.
Sekreteriyle birlikte kızı Karin Nyman da annesine yardımcı oluyordu. 2002 yılındaki vefatına kadar Lindgren severlerinden 75 bin mektup aldı.
Mektuplar gelecek nesiller için Astrid-Lindgren-Arşivinde saklanıyor. Arşiv Stockholm’de bulunan Kraliyet Kütüphanesi’ne ait. Hiç şüphesiz Astrid Lindgren 20. yüzyılın edebiyatına yön veren yazarlardan. 1983 yılında hayatın anlamı için söylediği sözler manidar, “Hayatın anlamının ne olmadığını biliyorum. Para ve başka ıvır zıvır biriktirmek, şöhret hayatı yaşamak, belirli kadın dergilerinin kapaklarında poz vermek ve yalnızlıktan ve sessizlikten korkarken sükûnet içinde asıl soruyu soramamak. Dünyadaki kısa zamanım ile ne yapayım?”
Kitap 2015 yılında İsveç’te “Yılın en iyi Öğretici Kitabı” ödülünü alarak, Danimarka ve İsveç’te en çok satanlar arasına girdi.
