İtirafçı subay: ‘Kurmaylık sınav soruları flash bellekle geldi, ama…’

KRONOS 10 Aralık 2017 GÜNDEM

Gülen cemaati üyesi oldukları gerekçesiyle yargılanan Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’ndan ihraç edilen 2 subay ile bir astsubayın yargılandığı dava karara bağlandı. Davaya bakan İstanbul 27. Ağır Ceza Mahkemesi, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından, henüz haklarında soruşturma başlatılmadan polise teslim olan teğmen Y.E., ile yüzbaşı A.F., hakkında örgüt hakkında itiraflarda bulundukları gerekçesiyle Türk Ceza Kanunu (TCK) 221 / 4 maddesi uyarınca etkin pişmanlık hükümlerini uygulayarak ‘ceza verilmesine yer olmadığına’ karar verdi.

Astsubay Başçavuş S.K.’nın ise yakalandıktan sonra etkin pişmanlıkta bulunduğunu dikkate alan mahkeme heyeti, “örgüt üyeliği” suçundan  S.K.’yı 1 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırdı. Mahkeme heyeti,  sabıkasız oluşu nedeniyle sanığın cezasını erteledi. İtirafçı eski askerler, mahkemede verdikleri ifadelerinde ‘örgüt üyeleriyle nasıl irtibat kurduklarını ve sınav sorularının ne şekilde geldiğini dair anlatımlarda bulundu.

“SINAVDAN 3 AY ÖNCE KİTAPÇIK VERİLDİ”

İhraç olmadan önce Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’nda Teğmen olarak görev yapan Y.E., cemaate iltisaklı özel bir okulda müdür yardımcılığı yaptığı sırada örgütün istemesi üzerine 2015 yılında askeri okul sınavlarına girdiğini, sınavdan 3 ay önce kendisine verilen kitapçığa çalışarak sınavı kazandığını öne sürdü.

“ASKERLERE BANKASYA YASAĞI…”

Kod adının Samet olduğunu ve ilk maaşının yarısını örgüte verdiğini belirten Y.E., 2014’te talimat üzerine açtırdığı Bankasya hesabını ise yine talimatla subay olduktan sonra kapattığını öne sürdü.

“KURMAYLIK SINAV SORULARI FLAŞ BELLEKTE GETİRİLDİ ”

Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’nda kurmay yüzbaşı olarak görev yaparken meslekten ihraç edilen A.F., de 15 Temmuz’dan sonra kendi isteğiyle polise gidip itiraflarda bulunduğunu anlattı. Kod isminin Fırat olduğunu söyeleyen A.F., ifadesinde, “2011’deki kurmaylık sınavlarından önce flaş bellek içinde sınav soruları geldi. Ancak bana gelen flaş bellek içinde kurmaylık soruları yoktu. Sınavı dördüncü girişimde kazandım. Bylock kullandım. Kendi hattım üzerine kurdum. Bylock’a evdeki internet üzerinden girdim. İnternet eşime kayıtlı olduğu için, eşim kırmızı Bylock kullanıcısı görünmektedir. Ancak Bylock benim tarafımdan kullanılmıştır. Eşimle alakası yoktur” dedi.

“KIZIMIN İSMİNİ FETULLAH GÜLEN VERDİ…”

Özgür iradesiyle verdiği ifadeler sayesinde Ankara ve İstanbul’da bazı şahıslar hakkında soruşturma açıldığını, bazılarının ise tutuklandığını anlatan A.F., 20 yıldır cemaat içinde olduğunu ve hep pişmanlık hissettiğini söyledi. A.F., “2012 doğumlu kızımın ismini Fetullah Gülen koydu. Amerika’dan isim listesi gönderilmişti. Temmuz 2017’de dava açarak kızımın ismini değiştirdim” dedi.

“BÜYÜK BİR STRATEJİK SAVAŞ BAŞLADI’ DEDİLER”

Atsubay S.K. ifadesinde şunları belirtti:  “Daha çok Salih denen ‘abi’ konumundaki kişinin evinde toplanırdık. Namaz kılar Fetullah Gülen’in CD’lerinden kesitler izlenirdi. Benim zeki olduğumu askeri liselere girmemi istediler. Bütün askeri lise sınavlarını kazandım. Ancak kendi isteğimle Deniz Astsubay Lisesi’ne girdim. Astsubay okuluna giderken 2 hafta sonra bana söyledikleri Üsküdar’da 12C otobüsünün kalktığı yerde beklememi istediler. Karşılaşamazsak, buluşmamız  bir sonraki haftaya kalırdı. Okuldan mezun olana kadar sadece tedbirli olmamızı istediler. Başka birşey söylemediler. Mezun olduktan sonra evli olanların maaşının onda biri, bekarların ise beşte birini istediler. 17-25 Aralık civarında gizlilik daha çok artırıldı. Ne olduğunu merak ettik. Neden hükümete ters düşüldüğünü sorduk. Bize sadece, ‘Artık karşı taraf olduk. Büyük bir stratejik savaş başladı’ dediler. Bizim deşifre olabileciğimizi ve atılabileceğimizi söyleyerek daha çok tedbirli olmamızı istediler.”

 

Takip Et Google Haberler
Takip Et Instagram
WP2Social Auto Publish Powered By : XYZScripts.com